Beklenmeyen bir anda, Devlet Bahçeli erken seçim çağrısı yaptı ve bir tarih verdi.
Arkasından Cumhurbaşkanı çıktı ve herkesin ezberini alışılmamış bir şekilde 24 Haziran 2018, yani iki aylık bir zamanda erken seçime gidelim deyip bozdu.
Anlayacağınız herkes Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Erman Toroğlu gibi ‘’yavaşlat Uğur’cuğum’’ diyeceğini beklerken, o hızlandırılmış pozisyona geçti.
Zannedildiği gibi bu seçimlerin kritik olanı Milletvekili seçimi değil, Cumhurbaşkanlığı seçimi olacaktır.
Çünkü ülkenin geleceğini Cumhurun kararı belirleyecek, Parlamento değil…
Seriye bağlanmış pozisyonlu seçimde Cumhur İttifakına karşı Millet ittifakı ve ittifaklara dahil edilmeyen HÜDA PAR ve HDP…
Oyun kurucu Cumhurbaşkanı…
İlk hamleler ondan…
Ben seçimin 6 aday arasında geçeceğini, dolayısıyla ikinci tura kalınmayacağını düşünenlerdenim. İkinci tur demek, uyuyan hücrelerin uyanması demek…
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin bisiklet mevzusu bana hiç sempatik gelmedi çünkü halkın gözlerinin içine baka baka yalan söylemek sempatik değil antipatik olmalı.
Beğenmediği öğretmen maaşı aldığında bile Bisiklete binmeyen kişi Cumhurbaşkanı olduğunda bunu yaparım demesi, milletin aklıyla dalga geçmektir.
Diğer boyutu; bisiklete binen Cumhurbaşkanı, halkına “siz yürüyün, tabanlara kuvvet” der, “hatta ayakkabısız gezin.” diyebilir.
Benim cumhurbaşkanım jet’e binsin ki, benimde son model arabaya binmem için mücadele etsin.
Asıl meseleye gelelim:
AK Parti Bingöl listeleri herkesi biraz sendeletti, merkezden üç adayın gösterilmesi öbür taraftan yedi ilçe ve üç beldenin boş geçilmesi biraz sıkıntı yaratıyor gibi.
Siyasette bir ömür harcamış genç ilçesinin etkin ismi ve Bey’i, Kazım Ataoğlu’nun hamlesi dengeleri biraz bozabilir.
Bingöl’ün üç büyük ilçesinde yakınları ve sevenleri bulunan Kazım Bey, AK Partinin bıraktığı boşluğu aday olarak doldurmak ve durumu lehine çevirmek isteyecektir.
Bazıları ile olan siyasetteki hesabını da böylece görebilir.
Herkesin beklediği hamleyi Kazım Bey Genç ilçesinde ve Bingöl Merkez’de biraz kamuoyu oluşturup kendisini Bingöl’e istettikten sonra, şehir’e bir çıkarma yapacak ve beklenen sonuç olmasa da dengeleri bozacak diye düşünüyorum.
Siyaset dilinde tam da “hamle’ye hamle” diye buna denir.
Haydi hayırlısı.