Geçtiğimiz hafta haberleri takip derken Bingöl Belediyesinin, Bingöl Merkezde Cem Evi yapılması için arsa tahsis ettiğini gördüm. İnsanların bu konuyla ilgili düşüncelerini öğrenmek amacıyla yorumlara baktığımda ise, yorum yapanların bir kısmı memnuniyetlerini dile getirirken bir kısmı da farklı vesilelerle rahatsızlıklarını dile getirmişlerdi. Tabi internet sitesinde yapılan yorumlar Bingöl kamuoyunun fikirlerinin bütününü yansıtmaktan uzaktır. Fakat bu durum bazı insanların Cem Evinin açılışına karşı rahatsızlık duyduğu gerçeğini değiştirmez.
Bu rahatsızlığın temelinde ne yatmaktadır? Bu rahatsızlığı besleyen bir çok düşünce ve olay mevcuttur. Aleviliğin Sünni inanç esaslarından farklılaşması ve özellikle Anadolu topraklarında yaşanan Osmanlı Safevi çatışması neticesinde Alevilik hep öteki olarak telakki edilmiştir. Günümüzde ise kurucu ideolojinin üzerine inşa edildiği inanç esaslarından dolayı Alevilik öteki telakki edilmektedir. Çünkü Türkiye’nin resmi din anlayışı özünden koparılmış İslamiyet-Sünnilik-Hanefilik anlayışı üzerine bina edilmiştir. Ve diğer kimlikler bu resmi din içerisinde eritilmeye çalışılmaktadır. Bu eritme işlemi yapılırken halkta yapay bir korku oluşturularak diğer inanç gruplarının RESMİ inanca tehlike oluşturduğu anlayışı verilerek Alevilerin öteki olması sağlanır. Birbirinden uzak tutulan inanç grupları arasında egemenler tarafından çıkarılan çatışmalarla egemenler iktidarlarını pekiştirirler. Örneğin Malatya, Çorum ve Maraş katliamları 12 Eylül Askeri Darbesine giden yolu sonuna kadar açmıştı.
Günümüzde Aleviliğin bağımsız bir din mi olduğu ya da İslami inanç esaslarını benimseyen bir mezhep mi olduğu sorusuna Aleviler de net cevap verememektedir. Gerek egemen anlayışın Alevileri Sünnileştirme politikaları gerek modernizmle birlikte Aleviliğin inanç esaslarının yeni nesle aktarılmasında yaşanan güçlükler bu kafa karışıklığına sebep olmaktadır. Bu sebeptendir ki Aleviler net bir görüş etrafında toplanamamaktadırlar. Aleviler arasında Aleviliği Anadolu sosyalizmi olarak tanımlayanlar, bağımsız bir din olarak tanımlayanlar ve Ehlibeyt sevgisi etrafın bir araya gelmiş insanların oluşturduğu İslam inancının bir mezhebi olarak tanımlayanlar bulunmaktadır ve son görüş sahipleri çoğunluğu oluşturmaktadır. Aleviliğin ne olduğuyla ilgili tartışmaları aleviler kendi içlerinde uzun yıllardır yapmaktadırlar ve bu tartışmalar neticesinde nihai bir sonuca muhakkak ulaşılacaktır.
Bize düşen farklılıkları çatışma haline getirip mikro ve makro anlamda egemenlerin emellerine hizmet etmektense ALLAH’IN İPİNE sımsıkı sarılıp TEVHİDİ anlayışı hakim kılmaktır.
Cem evi kararından rahatsızlık duyanlara şunu ifade etmek isterim. Bence rahatsızlık duyulması gerekilen asıl şey Bingöl’de her yıl düzenli olarak yapılan FUHUŞ, TEFECİLİK, UYŞTURUCU VE BAHİS operasyonlarıdır. Toplumu çökertecek olan şey bu fuhşiyatlardır ve bunlara karşı tedbir alınmalıdır.
Bu vesileyle yapılacak olan cem evinin hayırlı olmasını diliyorum.