Bingöllü Çocuklar Gazze İçin Yürüdü

Kar Üstünde Yiyecek Arayan Tilki, Dron İle Görüntülendi

Özgür-Der Bingöl Şubesi tarafından “Çocuklarımız Gazze İçin Yürüyor” programı düzenlendi. Ulu Camii önünde bir araya gelen çocuklar, ellerinde ‘çocuklar uyurken sessiz olunur, öldürülürken değil!’ pankartı taşıyarak Telekom Kavşağına kadar yürüdü. Çeşitli oyuncak ve ayakkabılarına kırmızı boya sürerek yerde sergileyen çocuklar, Filistin’de yaşanan acılara ortak olduklarını gösterdiler. Esma Özdemir’in sunumuyla başlayan program, Miran Sadek’in Kur’an-ı Kerim okumasıyla devam etti. Kur’an-ı Kerim okunmasının ardından Meryem Özdemir, basın açıklamasını okudu. Özdemir, şunları söyledi; “Bugün Gazze için buradayız. Dün 23 Aralık Dünya Şehit Çocuklar günüydü. 23 Aralık tarihi başta katil İsrail’in gerçekleştirdiği ve dünyanın birçok yerinde gerçekleşen çocuk katline dur demek için Şehit Çocuklar Günü olarak anılacak. 23 Aralık tarihinin bir diğer önemi ise İsrail’in kasım ayında katlettiği ve dedesinin “Ruhumun Ruhu” diyerek gözlerinin ta içini öptüğü 3 yaşında şehit edilen kızımız Rim’in doğum günüydü. Rim’in ve şehit edilen 8000’i aşkın çocuğun anısına 23 Aralık tarihi şehit çocuklar günü olarak hatırlanacak. Bugün Gazze için buradayız. 79 gündür göklerinden bombaların eksilmediği Gazze! Çocukların acımasızca katledildiği Gazze! Babaların öldürüldüğü, bebeklerin annelerin yanaklarından sessiz bir gözyaşı gibi süzüldüğü Gazze için buradayız. Biz bugün yaşlarımızdan çok daha büyük acıları taşıyoruz yüreğimizde. Ne acı şehit çocuklardan bahsetmek ne acı! Elinizi tutamadık, size sahip çıkamadık, öylece cennete gidişinizi izledik. Bundan 79 gün önce var olan hiçbir hayal, hiçbir umut bırakılmadı Gazze’de. Annelerin koynundan alındı, küvezlerde çürümeye terk edildi bebekler. Bugün artık Gazze enkaz, sokakları yok, yolları yok, okulları, parkları yok, evleri yok, evlerde aileleri, kurulan sofraları yok, kahkahaları, neşeli sohbetleri yok, oyun oynayan 8000 çocuk yok. Bugün Gazze’de Rim yok, Tarık yok, Leyla yok, Meryem yok, Ahmet yok, Asmin yok, Adnan, Ayşe, İbrahim yok! Bazısı yatağında bazısı sokakta yakalandı bombalara. İmanlı, cesur ve korkusuz o halk, şerefli ve izzetli kadınlar, o koca yürekli çocuklar her gün katlediliyorlar. Bütün dünyanın gözleri önünde. Ben Meryem 15 yaşındayım! Okuluma gitmeye, anneme babama sarılmaya, yemek seçmeye, rahat uyumaya, günlük yaşantıma hiçbir şey olmamış gibi devam etmeye utanıyorum! Onlar her gün ölürken yaşamak suçu kaldı üzerimize! Mescid-i Aksa yıkılıyor, Filistin boğazlanıyor, Gazze ölüyor, Gazzeli çocuklar öldürülüyor! Neredesiniz çocuk hakları savunucuları? Neredesiniz koca koca devletler? Neredesiniz dünya? Filistinli çocuklar diyor ki: Uyanın ey Müslümanlar ölüyoruz. Filistinli yetimler diyor ki: Biz ölüyoruz neredesiniz ey Müslümanlar? Filistinli çocuklar aç susuz ölüyorlar!  Küffar cesetlerimize basarak bizimle alay ediyor1 Şu meydanda gördüğünüz gibi kıyafetleri vardı Filistinli çocukların da onlar da bu eşyaları kullanıyordu. Onların da oyuncakları vardı. Şimdi evleri yıkıldı, yuvaları dağıldı, aileleri, arkadaşları katledildi, birçoğunun cesedi bile yok! Onlardan geriye sadece bu eşyalar gibi kanlı miraslar kaldı bizlere. Elinizden alınan her şey için çok üzgünüz ve özür diliyoruz. Sizler bizim için ruhsuz sayılardan ibaret değilsiniz. En onurlu insanlarısınız. Sizler bir avuç inanmış ve adanmış yetimlerin azgın katillere nasıl kök söktürdüğünü bütün dünyaya gösterdiniz. Dünya üzerindeki en özgür topraklara aslında sizin sahip olduğunuzu öğrettiniz. Siyonistler Gazze’yi yok etmek isterken tüm dünyayı Gazze’ye çevirdiler. Şu anda dünyanın birçok yerinde milyonlar ayakta, milyonlar Gazzeli. Yüce Allah biliyor ki biz sizleri çok seviyoruz. Son nefesimize kadar siyonistleri boykot edeceğiz.  Ellerimizi açıp her gün dualar edeceğiz. Filistin!!! özgür olana dek her an adını haykıracağız. İnanıyoruz ki zafer yakınıdır. Acılarınızı gönlümüzde hissediyoruz. Her gün sizinle ölüyor, direnişte gösterdiğiniz başarılarla da seviniyoruz. Hissettiklerimize sen şahitsin Ya Rab! Şahid ol Ya Rab!” Basın açıklamasının ardından “Gazzede Çocuk Olmak” şiirini Musab Furkan Sav okudu. Elif Rana Tunç ise “Gazze” şiiri ile yürekleri dağladı. Okuduğu şiirde duygulu anlar yaşayan Elif’i dinleyenler göz yaşlarına hakim olamadı. Daha sonra ise İlkokul öğrencisi Zümra Candan mikrofonu alarak, kendisinin yazmış olduğu “Filistinli Kardeşime” adlı mektubunu okudu. Lise öğrencisi Mirza Çiçin ise “Mescidi Aksayı Gördüm Düşümde” şiirini okudu. (Haber Merkezi)